|
Aksaray’ın ilk şehitlerinden Ersoy Irmak, 25 Mart 1992 Çarşamba günü Nevruz Bayramı’nda 70 kişilik bir terör örgütüyle çatışmaya başladı.
Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor Resimleri Görebilmek İçin ÜYE OL veya GİRİŞ YAP
Uzun süren çatışma sonucunda silahların susmasının ardından mevziden gözetleme yapmak maksadıyla mevziden kalktığında kayaların dibine gizlenen bir terörist tarafından, sağ karın boşluğundan vuruldu. Vurulduktan sonra aynı teröristi, ağır yaralanmasına rağmen kafasından vurup öldürdü. Ağır yaralı olmasına rağmen sürünerek, öldürdüğü teröristin yanına kadar varıp, kafasını kesti.Aynı yerde kendisi de şehit oldu. Aynı çatışmada Başçavuşu da açılan ateş sonucunda şehit olmuştu.
Aksaray’ın Ortaköy ilçesinde ikamet eden Ersoy Irmak, acemi birliğini Manisa’nın Kırkağaç ilçesinde jandarma komanda er olarak tamamladı. Usta birliğini ise Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Taşköprü beldesindeki birliğine gitmek için vedalaşırken ‘Ya şehit ya da gazi olurum’ demiş, 7 aylık asker olduktan sonra günübirlik çatışmalara katılmaya başladı.
Tesadüf eseri, TV’den haber programını seyreden annesi ve babası, Diyarbakır’da bir başçavuş ve bir erin şehit olduğu haberini duyunca anne Sıdıka, babası Hacı Bekir, ‘Eyvah Ersoy’uma bir şey oldu’ dedi. Baba Bekir ise eşini teselli etmeye çalıştı, fakat anne Sıdıka izine gelecek oğlu için kazak örüyordu. Baba Bekir kahvede dururken acılı haberi aileye veremeyen yetkiler ve köy halkı, yakın komşularının kapısında birikmeye başlamış, olağan dışı bir kalabalığa dikkat çekerek, ne olduğunu sorduğunda komşusunun askerdeki oğlu ayağından vurulduğu şeklinde yalan söylenmiş.
Dönemin Cumhurbaşkanı tarafından şehit Ersoy’un ailesine şeref madalyası verildi.
Aksaraylı Şehit Ersoy’un silah arkadaşı, yıllar sonra şehit Ersoy’un ailesini ziyaret ederek, Ersoy Irmak’ın nasıl şehit olduğunu anlatmış.
|